Münchausen/by Proxy Sendromu


Kübra Nur Bektaş

3 years ago


Herkese merhaba. Bu yazıda yeni öneriler verme ihtiyacı duymuyorum çünkü pandeminin artık kritik kısmını atlattığımız için herkesin daha umut dolu ve mutlu olduğuna eminim. Ve tabii ki bu mutluluğu aşılara borçluyuz. Lütfen aşılarımızı olalım ve hem kendi sağlığımızı hem de sevdiklerimizi koruyalım. Bilime bu güveni borçluyuz.

Madem her şey güzel gidiyor, bunu fazlasıyla ilgi çekici bir konudan bahsederek daha da heyecanlı kılabiliriz.

Münchausen Sendromu kişinin ilgi beklentisiyle kendisini sürekli hasta etmesine ya da göstermesine deniyor. Hastalık ismini Alman yazar Rudolf Erich Raspe'nin 1785 yılında yayınladığı Baron Münchausen'in Rusya'daki Muhteşem Seyahatleri ve Mücadeleleri adlı kitabında yarattığı kurgusal karakterden alıyor. Münchausen yalan ya da abartılı savaş hikayeleri anlatan bir karakterdir. Sendroma ismini veren John Asher ise gereksiz yere tedavi almak isteyen bir grup insan için bu tanımı kullanmıştır.

Genellikle borderline kişilik bozukluğa ya da antisosyal kişilik bozukluğuna sahip bireyler, alt sosyoekonomik düzeydeki erkekler ya da küçük yaşta yoksunluk çekmiş kişilerde bu sendrom görülür. Kişiler göremedikleri ilgiyi buradan tamamlamaya çalışırlar.

Fakat asıl ilgi çekici ve ürkütü olan bu sendrom değil, bana kalırsa Münchausen by Proxy Sendromu. Bu sendrom ise ebeveynin çocuğunu hasta etmesi ya da dediğimiz gibi hasta göstermesine deniyor. Üstelik bu durum çocuk istismarı sayılıyor. Birazdan alıntılayacağım vakalarda neden böyle sayıldığını daha iyi anlayacaksınız.

  1. Mra ve arkadaşları tarafından bildirilen bir olguda, yineleyen bakteriyal menenjiti olan çocuk hastada orta kulağa serebrospinal sıvı (boyun-omurilik sıvısı) sızıntısı saptanarak gerekli cerrahi girişim planlanmış ancak anlaşılmaz biçimde biyokimyasal olarak serebrospinal sıvı olduğu belirlenen akıntı haftalarca sürmüştür. Anne, intravenöz (damar içi) kataterle sargıları karıştırırken bulunduktan sonra lumbar (beldeki) drenden sağladığı serebrospinal sıvı ile sargıları ıslattığını itiraf etmiştir.

  2. Bir başka ilginç olgu da Meadow tarafından bildirilmiştir. Yineleyen, geçici kötü kokulu idrar yapma yakınmasıyla gelen 6 yaşındaki kız çocuğu, sorunu aydınlatılana dek 12 kez hastaneye yatmış, 7 büyük radyolojik girişim yapılmış (İVP, sistogram, baryumlu incelemeler, vajinogram, üretrogram gibi), anestezi altında 6 kez muayene yapılmış, 5 kez sistoskopiye, 8 kez antibiyotikle tedaviye, kateterizasyona, çeşitli toksik ilaçlara ve 16 kez konsültasyona maruz kalmış, 150 kez mikrobiyolojik kültür yapılmış, sonuçta annenin çocuğun idrarına kendi menstruasyonu sırasındaki idrarını karıştırdığı saptanmıştır.

  3. Sutphen'in bildirdiği iki MBPS olgusu tedavi edilemeyen kusma ve ishal yakınmalarıyla başvurmuş, hastalardan birinde iskelet ve kardiyak myopatinin klinik ve laboratuvar kanıtları saptanmıştır. Proksimal (gövdeye yakın) kaslarda güçsüzlükle seyreden myopatinin "emetin" adlı maddenin doğrudan toksik etkisine bağlı olduğu anlaşılmış, her iki hastanın da uzun süre ipeka şurubu aldığı belirlenmiştir. Ancak bu çocuklar da pahalı ve invaziv (girişimli) tanısal girişimlere maruz kalmışlardır. Literatürde ipeka kullanılan hatta emetinin neden olduğu kardiomyopati sonucu ölüm gerçekleşen pek çok istismar olgusu bulunmaktadır.

Kaynakça

Wikipedia

STED

STED


Diğer Yazıları Görüntüle